Bir direniş eylemi: Delilik
Mika kendi ellerimle hazırlayıp dezenfekte edilmiş termosumdan doldurduğum cin toniği yudumlarken “Sakın o soruyu sorma, yoksa aklını yitirebilirsin” diye çıkıştı. Şehir yönetimi geniş sokağa çıkma sınırlamaları dayatmamış olsa da, Mika, kendi sıkı tedbirlerini uygulamada, bir nevi kendi olağanüstü halini ilan etmede epey kararlıydı. Zagreb’deki koronavirüs vaka sayısı oldukça düşük olmasına rağmen, Mika’nın içini rahatlatmak adına önceden titizlikle dezenfekte ettiğim plastik saklama kaplarında atıştırmalıklar hazırlamam gerekti. Salgın baş gösterdiğinden beri fiyatı tavan yapan geleneksel Türk kolonyalarından da bir tane aldım. Her zamanki soğukkanlı ses tonuyla “Bunca zahmete girmene hiç gerek yoktu, tatlım” dedi “virüsten korktuğumdan değil, bu delilik çağıyla kendi yöntemimle başa çıkmaya çalışıyorum sadece. Geleceği düşünmeyi kes diye bu yüzden başının etini yiyorum. Geleceği düşünmek seni delirtebilir. Tecrübeyle konuşuyorum.” Benimle aynı yaşta olan Mika Zagreb’de yaşayan ç...